Öncelikle filmi eleştirirken Fatih Aksoy'un sinema geçmişini de göz önünde bulundurmayı ihmal etmeyeceğim. Malum Fatih Aksoy "çılgın dershane" ve "recep ivedik" filmlerinden sonra hepimizi şok ederek Fetih 1453 filmini çekmişti. Haliyle bu film hepimizde merak uyandırdı. Bende filme ilk gün gidenlerdenim. Bende uyandırdığı merakı siz düşünün artık. Ama avantajım şu olduk ki; " Fatih Aksoy göz önünde bulundurarak beklentilerimi olabildiğince düşük tuttum". dolayısıyla düşük beklenti karşısında böyle bir yapımla karşılaşınca insanın bi taktir edesi geliyor.
14:53 gibi bir saatte ilk sunumunu yapan filmin afişini kesinlikle çok beğendim. Hatta beni filme sürükleyen en büyük etken diyebilirim.
Filmde gözüme batan en büyük eksik senaryoydu sanırım. (ki en temel eksik). 165 dakika olan filmde türkiye şartlarının üstünde efektler kullanılmış ama elinde adam akıllı bir senaryo olmayınca onlar da çok anlamsız kalmış. Senaryoda eksiklik olduğu kadar gereksiz sahne de çoktu. yani sanki işin biraz kolayına kaçılmıştı.
İnsanlar genel olarak oyunluğun vasat olduğunu söylemişler ama ben çok da öyle düşünmüyorum. ya ben oyuncudan anlamıyorum ya da bu insanlar çok şey biliyor.
İzlerken olduğu gibi yazarken de sıkıldım ve kısa geçiyorum. Türkiye de türünün tek örneği olması açısından destekliyorum bu filmi ve sonrasında çekilecek olan filmleri.
Yavuz Okumuş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder