Hoşgeldin sevgili okurcuğum... Sanma ki burada ufkunu aydınlatıyorum, geleceğine ışık tutuyorum, hayata bakışını değiştiriyorum... Ben burada sadece kendi düşüncelerimi sadebir dille kalema alıyorum... Beklentilerini yüksek tutma diye söylüyorum bunu sana... Sonra uyarmadı deme... Hadi bakalım iyi eğlenceler dileyip seni yazılarımla başbaşa bırakıyorum...

4 Mart 2013 Pazartesi

Kadına Karşı Erkek Terörü

   Türkiye'nin terörden daha büyük sorunu var ki o da: Erkek Terörü! Her gün eşi tarafından öldürülen kadın sayısı, şehit verdiğimiz asker sayısını geçti neredeyse. Peki biz Türkiye olarak bu gerçekle yüzleşiyor muyuz?

   Kadın Dayanışma Vakfı'nın yaptığı araştırmalara göre; Türkiye'de her 100 kadından 97si en az bir kere şiddet görüyor, en az %20si de silah, bıçak gibi aletlerle şiddete maruz kalıyor.

  Peki Türkiye bu konuda ne yapıyor? Türkiye'de Sosyal Hizmetler Kurumuna bağlı sadece 7(YEDİ) kadın konuk evi bulunuyor. Kadınların da bu kurumlara sığınması oldukça zorlaştırılıyor, evrakların ve işlemlerin tamamlanması haftaları bulabiliyor. Sivil Savunma Kuruluşların kadın sığınma evleri açması ise pek çok prosedür nedeniyle zorlaştırılıyor. Yeterli bulunmayan maddi destek sebebiyle de pek çok kadın sığınma evi kapatılıyor.

   Kadınlar bu konuda mücadele göstermeye çalışıyor. Peki erkekler? Erkekler kadınları yine bu konuda yalnız bırakıyor. Oysa bence bir erkeğin kadın hakları için kadınlardan daha çok mücadele etmesi gerekiyor. Erkeklik kadınları dövmekle mi yoksa, annesini, kız kardeşini, kızını erkek teröründen korumakla mı olur? Tartışılması gereken konu bu sanırım. Bence bu mücadelede en büyük rol erkeklere düşüyor. En azından bunu 9 ay karnında taşıyıp, yemeyi, içmeyi, yürümeyi, sevmeyi kendisine öğreten annelerine borçlular.

   Bir kadın şiddet görüyor çocuklarının önünde. Ailesine sığınıyor "kocandır affet" deyip geri gönderiliyor. Polise sığınıyor "kocandır affet. aile içinde olur bunlar." deyip geri gönderiliyor. Sonra bir gün manşetlerde görüyoruz o kadını. Kocası tarafından 8 kez bıçaklanarak öldürüldü. Herkes kocayı kınıyor, kızıyor ona. Ama kimse kendisinin işlediği suçu görmek istemiyor. Oysa ki "Bir suça göz yummak, ona ortak olmaktır."

   Lafı fazla uzatmak istemiyorum. Uzatmayı da sevmiyorum zaten. Ama artık bazı şeylere göz yummaktan vazgeçmeli Türkiye halkı. Artık kadına şiddete karşı herkes elini taşın altına koymalı. Erkeğiyle kadınıyla herkes...

 


                                                                                    Yavuz Okumuş

1 yorum:

  1. Ankara Barosu bir süre önce Gelincik Projesi'sini başlattı. Binlerce kadına ulaşan, ellerinden tutan bir proje. En mühimi şiddete uğrayan kadına (fiziksel-manevi, ekonomik ya da diğer her türlü şiddet) yalnız olmadığını hissettirebilmek.

    Proje diğer Baro'lara da yavaş yavaş sıçrıyor, umarım tüm ülke dahilinde bilinçle uygulanabilir.

    YanıtlaSil